Ünlü televizyoncu Armağan Çağlayan, yaşanan yangının ardından sosyal medya platformu X (Twitter) üzerinden, “Bir adım ileri gitmedik” diyerek, Türkiye'deki acı olaylara ve bunların sonucunda yaşanan değişim eksikliklerine dikkat çekti. Çağlayan, son yıllarda yaşanan benzer felaketlere atıfta bulunarak, “Yangında ölenler, enkaz altında hayatını kaybedenler, trafik kazalarında ölenler, tren kazalarında ölenler... Ne yazık ki hiçbir şey değişmedi” ifadelerini kullandı.
Yangının Sonrası: 'Sorumlular Ceza Almayacak'
Çağlayan, yaşanan facianın ardından soruşturma sürecine dikkat çekerek, sorumlulara yönelik davaların açılacağını ancak bunun bir sonuç getirmeyeceğini savundu. “İnsan hayatı en değerli şey olmalı” diyen Çağlayan, ceza alacak sorumluların yine cezasız kalacağını belirtti. “Sorumlular ceza almayacak ve bu döngü böyle sürüp gidecek. Gitmesin!” ifadeleriyle endişesini dile getirdi.
Yangın ve Olayların Ardında Kalan Değişim Eksiklikleri
Armağan Çağlayan, yıllardır devam eden benzer trajik olaylardan sonra hiçbir değişiklik yaşanmamış olmasının altını çizdi. “Trafik kazaları, tren kazaları, yangınlar... Bir adım ileri gitmedik” diyerek, toplumsal bir değişim ve sistemdeki eksikliklere dikkat çekti. Çağlayan, yaşanan felaketlerin ardından sorumlulara cezai işlem uygulanmadığı için, bu döngünün devam ettiğini ifade etti.
Armağan Çağlayan’ın Mesajı: Toplumsal Bilinç ve Değişim
Çağlayan, paylaşımlarında, Türkiye'deki toplumsal değişimin önemine vurgu yaptı. “Bu döngü böyle sürüp gitmesin” diyerek, geçmişte yaşanan olaylardan ders çıkarılmasını ve bundan sonraki süreçte sorumluların cezalandırılmasını talep etti. Ünlü televizyoncu, acı olayların ardından yalnızca geçici çözümler değil, kalıcı ve toplumsal değişimlerin gerekliliğine dikkat çekti.
Yangınlar ve Kazalar Sonrası Sorumlulara Ceza Verilmeli
Grand Kartal Otel'deki yangın, yine bir sorumluluk eksikliğini gözler önüne serdi. Armağan Çağlayan gibi birçok kişi, son yıllarda yaşanan kazaların ve felaketlerin ardından gerekli tedbirlerin alınmadığını belirtiyor. Çağlayan’ın çağrısı, yalnızca bir acıyı paylaşmakla kalmayıp, toplumsal bir bilinç oluşturmak adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. “Gitmesin!” diyerek, artık değişim zamanı geldiğini savunuyor..