Danla Bilic, 11 Nisan Cuma günü yaşadığı şiddet olayını sosyal medya hesabından duyurdu. Bilic, yaptığı paylaşımda, eski sevgilisi Berk Çetin tarafından atlı spor kulübünde saldırıya uğradığını açıkladı. Olayın ardından savcılığa başvurduğunu belirten Bilic, daha ciddi koruma tedbirleri talep ettiğini de vurguladı.
Gözaltı Kararı Verildi
Olayın sosyal medyada geniş yankı bulmasının ardından emniyet güçleri hızla harekete geçti. Berk Çetin hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Ekol TV'den gazeteci Çağdaş Evren Şenlik olayı kamuoyuna duyurarak, Çetin'in gözaltına alındığını açıkladı.

Çetin Suçlamaları Reddetti
Gözaltı sürecinde ifade veren Berk Çetin, hakkındaki darp ve şiddet suçlamalarını kabul etmedi. Ancak Danla Bilic'in sunduğu deliller ve kulüp üyelerinin beyanları, dosyanın seyrini değiştirdi. Çetin'in savunması yetersiz bulundu.

Mahkemeden Tutuklama Kararı Çıktı
İfadesinin ardından adliyeye sevk edilen Berk Çetin için mahkeme tutuklama kararı verdi. Şiddet mağduru Danla Bilic'in verdiği ifade ve olay anına dair elde edilen bulgular, tutuklamanın en önemli dayanakları oldu. Mahkeme, toplumda infial yaratan olayda delil karartma ve mağdura zarar verme riskine dikkat çekerek Çetin'in cezaevine gönderilmesine hükmetti.
Danla Bilic'ten İlk Açıklama Geldi
Tutuklama kararının ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Danla Bilic, "Adalet yerini buldu. Bu sadece benim değil, tüm kadınların mücadelesidir" ifadelerini kullandı. Bilic ayrıca yaşadığı şiddetin sessiz kalınmaması gereken bir toplumsal sorun olduğunu vurguladı.

Olay Toplumda Yankı Uyandırdı
Sosyal medyada çok sayıda kullanıcı Danla Bilic'e destek mesajları gönderdi. Ünlü isimler de şiddet karşıtı paylaşımlarla kadına yönelik şiddete dikkat çekti. Hukukçular, olayın örnek teşkil edebileceğini ve bu tarz davalarda kamuoyunun ilgisinin yargı sürecini hızlandırabildiğini belirtti.

Kadına Şiddetle Mücadelede Yeni Bir Dönüm Noktası
Danla Bilic'in yaşadığı şiddet olayı, sadece bir bireysel olay değil, aynı zamanda toplumun karşı karşıya kaldığı yaygın bir sorunun da yansıması olarak değerlendirildi. Olayın hukuki boyutu kadar, kamuoyunda yarattığı farkındalık da dikkat çekti. Yaşananlar, kadına yönelik şiddetle mücadelede hukukun kararlılıkla işlemesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.