Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş için Van Gölü’nde arama çalışmaları sürüyor. Çocuğunun bulunmasını isteyen Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
27 Eylül’de Kayboldu
Rojin Kabaiş, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi olan genç bir kadın. 27 Eylül 2023 tarihinde, kaldığı yurtta akşam yemeği yedikten sonra dışarı çıktı ve bir daha geri dönmedi. Bu durum, hem ailesini hem de arkadaşlarını büyük bir endişeye sürükledi. Kaybolmasının ardından geniş çaplı arama çalışmaları başlatıldı. Van Gölü sahilinde cep telefonu ve kulaklığı bulunmuştu.
Babası Konuştu
Van’daki üniversite Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi olan Rojin Kabaiş, yeni kazandığı bölüm için Diyarbakır’dan Van’a gittikten iki gün sonra 27 Eylül günü kaldığı yurtta yemek yedi ve ardından Van Gölü sahiline inmek üzere yurttan ayrıldı.
Yolda annesi ile görüntülü görüşen ve bir büfeye de uğrayan Rojin, geldiği sahilde bir süre bankta oturdu ve Van Gölü’nü seyretti. Ardından kamera açısından çıkan Rojin’den bir daha haber alınamadı. Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş, "11 dakika konuştuk, kahve almaya gitmişti. Çocuğumun yurda dönmediği bilgisi 18 saat sonra verildi" dedi.
Sosyal Medyada Tepki
Rojin Kabaiş'in kaybolması, Türkiye'de kadınların güvenliği konusunda önemli soruları gündeme getirdi. Bu olayın aydınlatılması ve benzer olayların önlenmesi için tüm toplumun duyarlı olması gerekmektedir. Rojin Kabaiş'in kaybolması, Türkiye genelinde büyük yankı uyandırdı. Sosyal medyada #RojinKabaişBulunsun etiketiyle çok sayıda paylaşım yapıldı ve yetkililerden olayın bir an önce aydınlatılması istendi.
Nasıl Kayboldu?
Rojin Kabaiş'in kaybolma nedenleri ve başına ne geldiği hala bilinmiyor. Olayla ilgili birçok spekülasyon yapıldı ancak resmi bir açıklama olmadı. Bu durum, hem ailesini hem de kamuoyunu büyük bir merak içinde bıraktı. Rojin Kabaiş gibi genç kızların kaybolma olayları, Türkiye'de sıkça gündeme geliyor. Bu durum, toplumda büyük bir güvensizlik yarattı ve kadın hakları savunucularını harekete geçirdi.