Türkiye, 1980 darbesinin yarattığı kaotik ortamdan sonra merkez parti ANAP ve Başbakan Turgut Özal eliyle liberal atılımlarda bulunmaya başladı. Özal'ın 1990'lı yıllardaki özelleştirme politikaları, hem devlete hem de ticaretle uğraşan insanlara para kazandırdı. Türkiye'de başka sektörlerde de değişim rüzgarları esiyordu. Kurulan özel televizyonlar, birbiri ardına çıkan magazin gazete-dergileri ve o mecmualarda boy gösteren sosyete ünlüleri, verdikleri davetler, şatafatlı hayatları...

Jet Sosyetenin 1 Numarası
Kanlıca'daki Sadullah Paşa Yalısı, işte o yıllarda, beyaz takım elbisesi, purosu, arkaya doğru taranmış jöleli saçlarıyla Kıbrıslı çok zengin bu iş adamını, güzel eşini ve çocuklarını ağırlıyordu. Asil Nadir, sadece iş dünyasında değil sosyete dünyasında da adını duyurmaya başlamıştı.

Dünyanın En Zenginleri Arasındaydı
Tekstil ürünlerini bu dönemde Orta Doğu'ya pazarladığı Polly Peck International (PPI) isimli İngiltere'deki şirketin sahibi zengin olarak ismini duyuran Asil Nadir'i, Sunday Times o dönem dünyanın en zengin 11'inci insanı olarak tanıtmıştı.

Özal'ın İsteği ile Medya Patronu Oldu
Dünyadaki Türk zenginlerin ülkede yatırım yapması için çalışmalarda bulunan Turgut Özal o dönem Asil Nadir'e, Türkiye'de medya alanına yatırım yapması tavsiyesinde bulundu. Bu, Türkiye'de siyaset-medya ilişkisinin de yakın tarihteki ilk somut ilişkisi, gelecekte açılacak olan yolun işaret fişeğiydi.

Medya İmparatorluğunu Kurdu
Asil Nadir, servetinin yarısına denk gelen 250 milyon sterlini gözden çıkararak medya dünyasına girdi ve Günaydın gazetesini 40 milyon dolara satın aldı. Nadir daha sonra sırasıyla Güneş gazetesini ve Gelişim Dergi Grubu'nu da satın alarak 1988'de medya imparatorluğu kurdu. Asil Nadir'in hayatı ve iş dünyasındaki başarısı, Türkiye'nin ekonomik ve sosyo-kültürel dönüşüm süreçlerinde önemli bir yer tutmuştur. Onun medya alanındaki etkisi, bugün bile tartışılmaktadır.